VİETNAM SAVAŞI


Amerika neresi Vietnam neresi... Adeta ebesinin nikâhı olan Vietnam’da Amerika’nın ne işi var diyeceğim de demiyorum. Malum, girip çıkmadığı yer yok. 

İkinci Dünya Savaşı sonrasında Anti-Komünistlerle komünistler arasında bu bölge adeta kapışma sahasına dönmüştü. Aslında önce 1946 yılından 1954 yılına kadar bölgede komünist kuzey Vietnam’a karşı Fransa savaşmıştı. 1954 yılında İsviçre’nin Cenevre şehrinde yapılan uluslararası görüşmeler neticesinde Fransa bölgeden çekilmiş, kuzey ve güney Vietnam’ın birleşmesi ve seçim yapılması öngörülmüştü ancak masada alınan kararlar ne yazık ki bölgede tatbik edilemedi. O dönemde güney Vietnam lideri Ngo Ding Dciem; kuzey lideri ise Ho Çi Min idi. 


Cenevre görüşmelerine göre 1956’de seçim yapılması planlanıyordu fakat seçimi kaybedeceği ihtimalini göze alamayan ve arkasını Amerika’ya dayayan anti-komünist Ngo Ding Dciem bu seçime bir türlü yanaşmıyordu.  
Sene 1957 oldu ama Dciem işbirliğine yanaşmayınca güneydeki Ho Çin Min, Viet Kong topluluğunu ayaklandırdı. Bunlar Güney’de hükümeti devirmek için devlet ordusuna karşı silahlı çatışmalar çıkararak ortalığı karıştırmaya başladı. 


Bu sıralarda Asya’da komünizmin yayılmasını ve Sovyetler Birliği ile Çin egemenliğinin bölgede artmasını istemeyen Amerika, tehlikeye giren Güney Vietnamdaki Ngo Ding Dciem hükümetini yalnız bırakmadı. Yalnız bırakmadı derken Büyük Amerika geldi ve küskünler barıştı, bölgede sonsuza dek sürecek bir barış hâkim oldu demek isterdim ama Amerika’nın geldiği yerde neler olacağını az çok bilirsiniz. Olan yine gariban Vietnamlılara olmaya devam edecek; şiddet, kan, ölüm, işkence, savaş daha da büyüyecek ve Amerikanlarsa binlerce kilometre uzaktan bu olanları televizyondan izleyecekti arkadaşlar. 

Şimdi sene 1953’e gidersek Amerika’nın Cumhuriyetçi başkan adayı Eisenhower 34. Amerikan başkanı seçilmiş ve 8 yıl boyunca sürecek liderlik dönemine başlamıştı. Kendisi iyi bir asker, 2. Dünya savaşının en önemli generallerinden biriydi. Bu beyefendinin yardımcılığı görevi ise 37. Amerikan Başkanı olacak olan Richard Nixon tarafından gerçekleştirilecekti. Bu yazıda bunların döneminde yürütülen politikalara hiç girmeden sadece Vietnam savaşına yönelik politikalarına sizlerle birlikte gireceğiz sevgili seyirciler. Biliyorsunuz ikinci dünya savaşı bittiğinde muzaffer ülkeler Amerika ve Sovyetler Birliği olmuş ve aralarındaki rekabet soğuk savaş olarak nitelenen dönemi başlatmıştı. Bu dönem tam bir soğuk savaş dönemi ve Eisenhower da tam bir anti-komünist başkandı. Hatta komünizmin yayılmasına karşı mücadele için orta doğu devletlerine askeri ve ekonomik yardımlar yapılmasını ifade eden Eisenhower doktrinini de 1957 yılında yayınlamıştı. Başkan bey yine bu dönemlerde Güney Vietnam’ın komünist rejimin kontrolüne girmesinin sadece güney Vietnam’ı değil büyük bir coğrafyayı etkileyeceğini savunuyor, bu etkinin Amerika’nın özgürlüğüne ve güvenliğine zarar vereceğine inanıyordu. 
Bu sebeple Eisenhower güney Vietnam’a askeri ve ekonomik yardımlar yapılması konusunda kongreyi ikna etti. Bakın şu anda Eisenhower ile Ngo Dinh Diem’in görüşmelerinden bir fotoğraf; bakın ne kadar yakınlar gördünüz mü? İşte Vietnam savaşına Amerikan’ın müdahil olması böyle böyle başlamış oldu sevgili izleyiciler. 1960 yılına gelindiğinde yine seçimler vardı Amerika’da. Bu sefer Cumhuriyetçi aday Eisenhower’ın yardımcısı Nixon; Demokrat aday ise John F. Kennedy’ydi. Az bir farkla zor güç zafer kazanan Kennedy’nin başkanlığı da ne yazık ki çok süremedi. 1963 yılında bir suikaste kurban gitti ve onun kaldığı yerden 1964 seçimine kadar başkan yardımcısı Johnson başkanlık görevine devam etti. 1964 seçiminde ise Amerikan seçim tarihinin en yüksek farkıyla seçilen başkanı olarak göreve devam etti. 

2 Ağustos 1964 tarihine kadar ABD güney Vietnam’a yalnızca ekonomik ve askeri uzman desteği sağlıyordu. Ancak o gün uluslararası sularda bulunan Maddox adındaki Amerikan Savaş Gemisine Kuzey Vietnam Donanmasının saldırması Başkan Johnson’ın talebi ve Amerikan Kongresinin onayı üzerine ABD – Kuzey Vietnam arasındaki sıcak savaş resmen başlamış oldu. Kuzey Vietnam’ın saldırılarının durması amacıyla 1965 Şubatından itibaren Kuzey Vietnam bombalanmaya başladı. 3 yıl süren bombardımanın yanında bölgeye 600bin Amerikan Askeri de zaman içerisinde sevk edildi. Gerilla savaşında, Vietnam coğrafyasında genç Amerikan askerleri bocalıyordu. 

TV kanalları o günlerde savaşı bugünlere göre daha gerçekçi yayınlıyorlardı. Amerikan halkı savaşın kanlı ortamını televizyondan da olsa bir şekilde görebiliyor; durumdan haberdar olabiliyordu. Sevgili izleyiciler bu öyle bir savaştı ki toplu halde yapılan işkenceler, insanları canlı canlı yakmalar, biyolojik saldırılar, napalm bombaları, köy baskınları, toplu cinayetler ve yağmalar artık sıradan hale gelmişti… Bölgede 5 milyondan fazla insanın öldüğü bu sefaleti; binlerce kilometre uzaktaki Amerikan halkı televizyonlardan takip ediyordu. 



Vahşet o denli büyük; savaş o denli acımasız ve kanlıydı ki Amerika’da savaşa karşı bir duruş sonunda halkta özellikle de gençlerde ortaya çıkmıştı ve bu savaş karşıtlığı gittikçe büyümüştü. Bu karşı duruş artık hükümetin savunamayacağı derecelere ulaşmıştı. Böyle bir ortamda 1968 seçimleri geldi. Başkan Johansson demokratlardan tekrar aday oldu ve onun karşısında yarışa cumhuriyetçilerden Richard Nixon girdi. Kendisi her ne kadar bu savaştan çekilmeye yönelik politikalar geliştirse de Vietnam savaşı; Nixon 1972 yılında ikinci başkanlık dönemine başladığında hala devam ediyordu. 

Gelecekte bu şekilde Amerikan askeri kayıpları yaşanmaması için 1969 yılında kendi adıyla anılan bir doktrin ilan etti. Dış ilişkilerde de Çin ve Sovyetler Birliğini ziyaret ederek komünizmle savaş yerine diplomatik adımlar atmayı ve nitekim olumlu sonuçlar alındı. Sovyetler Birliğiyle nükleer silahlanmanın sınırlandırılması yönelik bir anlaşma imzaladılar. Askerlerin Vietnam’dan çekilmesine kararlıydı bu sebeple Çin ve Sovyetler ziyaretleri Kuzey Vietnam’a olan destekleri azaltacaktı. 




Nitekim bu duruma kayıtsız kalamayan kuzey Vietnam lideri Ho Chi Minh barışı arzular hale geldi ve 1973 yılında Paris’te barış anlaşması imzalandı arkadaşlar. Bu anlaşmaya göre barış ve müzakerelerle kuzey ve Güney Vietnam'ın birleştirilmesine karar kılındı. Bu anlaşma neticesinde Amerika hızlı bir şekilde Vietnam topraklarını terk etmeye ve Vietnam'ı kendine kaderine bırakmaya başladı. Yapılan anlaşmaya göre Amerika Kuzey Vietnam'ın savaş yaralarının sarılmasına yardım edecekti. Güney Vietnam’a yapılan ekonomik yardımları ise ciddi oranda azaltmaya karar verdi. 

Tüm bu geri çekilme, anlaşma vs. yine de bölgede kuzey güney arasında barışçıl birleşmeyi sağlamadı. 1975 yılında Kuzeyli komünist rejim tekrar bir işgal harekatına başvurdu ve başarılı oldu. Yıllar boyunca süren ve milyonlarca insanı öldüren savaş ne yazık ki Paris’te öngörüldüğü gibi barışçıl değil kanlı ve kuzeyin güneyi işgali ile sonuçlandı arkadaşlar. Vietnam'ın bugünkü sınırları bu şekilde çizilmiş oldu.


Yorum Gönder

0 Yorumlar